geriçekim

21:52 23 Mayıs 2010 Pazar

esasında ben tam da şimdi bu bilgisayar labında oturmuyorum. ve klavyenin önünce o acayip çerez yok ve ekranın arkasında saklanmış cips paketi gerçek değil. bu mouse pislikten yağlı gibi de hissettirmiyor.

ben şimdi bir çadırda ateş yakıyorum sonra da süt ısıtıp sıcak çikolata yapıcam. bilgisayar yok yanımda sanal hiç bir şey yok hatta. yamyamlar tamtamlarına vurarak geziyorlar korkmuyorum ama ben. benim etim ne budum ne beni mi yiyecekler.

sıcak çikolatam pişti sonunda. içine birazcık da biber attım ama özel bu bu ormanlıkta yetişen bir biber baharatı ne de çok yakıştı çikolataya.

akşam yemeğinde tuttuğum balığı pişirdim çömlekte. dede korkut geldi yemeğe bir de o da rokayla nane toplamış otluklardan. patates te haşladım. üzümleri sıkıp etil alkol fermantasyonuyla şarapta yaptım. bir de dolunay var bu gece. dede korkut gitmeseydi yamyamların kestikleri adamın çığlığını dinleseydik birlikte.

dede korkutla dertleştik biraz. dedi ki:
"göklere sor gönül işlerini o bilir
anlamadın mı camın arkasına gizlenir
en güzel üzümler başverince
güneş dağların ardından belirince
isteyeydi pardeleri açardı
türkünün ezgisini işitince
yok bekleme artık aygız
kapatıp kapını içeri gir
bak yamyamlar etrafını sardı"

balık da güzel pişmişti. çadırımın önündeki bekçi köpeğim savsak kokuyu alır almaz kuyruğunu sallamaya başladı ki savsak aslında balık hiç sevmez. yiyince de uyuyup kaldı. böyle bi köpek işte savsak uykucu bir bekçi köpeği:)

çığlık çığlığa ayinle törenle kesiyorlar adamı. tamtamlarına vura vura. tok sesli de bir adamcağızmış. orta yaşlı gibi.

gel savsak kapatalım ışığımızı sen de sakın havlama...

1 fındık kabuğu doldu:

  1. çok güzel.

    whymypen

Yorum Gönder