yazar yazmaz yazan çakmak

11:47 12 Ekim 2010 Salı

hastanedeyim bakalım babamlar ambulansla saat 1 buçukta burada olacaklar. ben gece 5 otobüsüne binmiş bulunmaktayım. yorucu bi yolculuktu esasında. yolda çok uykum olmasaydı bu yazıyı o zaman yazacaktım ama daimi luna hareketi olarak otobüse biner binmez uyudum:)
gel gelelim yeni tespitime bence ben türümün demosu olarak piyasaya sürülmüşüm. yani benim daha kodlarım tam değil. bazı hatalar veriyorum ve bu hatalar daha iyi algılansın diye de piyasada dolaşıyorum. orjinalimi benim hatalarımı baza alarak daha kusursuz yapmaya çalışacaklar. hatta o bile kusursuz lmayacak bir süre sonra yeni sürümüm gerekecek. ve bir süre sonra başka bir sürürüm daha. bu demo halim unutulacak ama orjinalimin ilk sürümü klasikler arasında yer alacak. eet evet otobüs yolculuklarında böyle şeyler düşünüyorum.

bi de aklıma çok fantastik bi fikir geldi. yaptığım masterı bırakmaya karar verdim. en azından odtü de bırakıcam. gidip türkçe bi üniversitede yapıcam. hatta bölümümü de değiştircem. yeter artık ama bişeyleri ertelemekten sıkıldım. bölüm olarak bilim teknoloji politikaları çalışmaları ya da müze yöneticiliği düşünmekteyim. daha önce odtü bilim ve teknoloji müzesinde rehberlik yapmış ve çok sevk almıştım. bilemiyorum otobüste işte böyle fantastik şeyler düşünüyorum ben hep. şimdi de hastane kantininde beklemedeyim. ortimle saatlerce tel. de konuştuğum için az önce babamdan şu yaşımda azar yedim:
"yarım saatir arıyorum meşgul kimle konuşuyosun neyse biz çıktık yola 1 buçukta orda oluruz"
teyzem de çörek vermişti yolda canım sıkılırsa yerim diye. yolluk olayını çok seviyorum. süper bişey. hem de cevizli çörek gerçi azıcık yanmış üstü ama ne yapalım.

İsveç insanı sen ne harikasın. nasıl sıcak kanlısın kim demiş oranın insanı soğuk olur diye. ne alakası var. nasıl anlayışlı nasıl iyi dilekleri olan nasıl sıcak kanlılsın sen öyle. I love you swedish people. glecek sene gelmek istersen bana mail at uluular arası komiteyle konuşup özellikle seni isteyelim buraya seni çağıralım demiş. canımsın. harikasın Britt. ama bilmiyorum dedim ya artık bişeyleri ertelemek geçici şeylerle uğraşmak istemiyorum. sevdiğim şeyi yapmak kalıcı işima sahip olmak istiyorum. ama önce annem iyileşecek. yol sonra çizilecek.

elveda odtü. ne kadar huzurluyum ne kadar rahatladım masterı bırakama kararı alınca anlatamam. hem de ankarada olmamam gibi bişey demek bu. yeni üniversitemi seçip beğeneyim bakalım.bu süre içerisinde. keşke filmim olsaydı. kotalı bağlantı ne kötü.

netbooklarda cd oynatıcı da yok kiralasam nasıl yapsam ki bu işi. pek sevgili kuzenlerim okuyorsanız mesajı aldınız siz. gelirken her türlü depo aygıtına film yükleyip bana getirin. öperim yanacklarınızdan. filmlistesini bilahare maillerinize gönderirim.

deminden beri aklımdaki şarkı mor ve ötesi "doğru yanlış". grooveshark ta kapatıldı. ben de açık gerçi. hahahaha dns ayarlarını yeni yapabilmiş bir ezik olarak bununla hava atıyorum ne hale gelmişim ben be:):):):):)

o zaman şarkının sözlerini yazalım buraya:
oha!!!! kopyala yapıştır yapamadım ya.... yapılmıyor mu sana blog. hiç yapıtırmamışmıyım daha önce. neyse aman eksik olsun o da:) mor ve ötes lise yıllarımın grubuydu. sonra bidaha hiç ozamanki gibi zevk vermei onları dinlemek bana. ama bu şarkı güzeldir. bu albüm de çok güzeldir ayrıca.

yazı nerelere nerelere gitmiş. ben de gideyim. hokus pokus yok oldum....

1 fındık kabuğu doldu:

  1. otobüs yolculuğunda karamsar şeyler düşünmemene bayılıyorum. (bunu bikez daha yazmıştım bu blogta, başka şekilde)
    ertelemeleri bırakma kararını lütfen bana da aşıla.!

    ayrıca mor ve ötesinin lise yıllarının grubu olmasına ortağım dimi :) aslında "gül kendine" albümüne diyelim sadece. çünkü diğer albümleriyle hiç ilgilenmedik bi düşünürsen. ama o albümle çarpılmış gibi olduğumuzu hiç unutmam günlerce..:)
    geçenlerde yolculuk esnasında izlediğim "başka dilde aşk" adlı güzel filmin sonunda güzel bi şarkı vardı,tanıdım hemen> MvÖ. ona takıldım ben de bikaç gün. MVö'nün eski şarkılarını hatırlattı bana, sözler hariç. adı "ayıp olmaz mı" imiş.

    ONEMLİ HEMŞERİ NOTU: cevizli haşaşlı çörekler nedense %80 hep üzeri biraz yanmış olur. ama buna rağmen tadı da %99.9 şahane olur. (matematiği çok iyi bi insan gibi sanki, neden yüzdelerle konuştum bilmem!)
    BLOGGER NOTU: mektup yazdım resmen yorum diye, affet ne zamandır blog yapmıyomuşum,gaza geldim:)

    Adsız

Yorum Gönder