"yaşamak istemem artık aranızda" diyip ölebilsem keşke ben de çok sevgili kişi gibi. ama nerde? bari umrumda değil diyebilsem. iki arada bir derede bok gibi hayatı yaşamakla yükümlü, sonu belirli sonsuzluğa gidişlerden sıkıldım, bunaldım, bıktım ve bu anlama gelen tüm kelimeleri oldum.daha önceki sorunun cevabını şimdi verebilirim aslında;"belkide içimdeki karanlığı sadece yazılarımda gösterebildiğim için karadır yazılarım".sınır çizgisi kişilik bozukluğu özelikleri göstermek istemem. sigara dumanına boğulmuş gazetelerden bahsetmiştim hatırlarsanız. ve daha sonra bu gazeteden başıma şapka da yapmıştım. tanımadığım bir insan beynime yerleşmişti ve köy kahvesinde çaycı olmuştum. hayatın içinde aktiflik sıkıcılıktan terfi etti. :)) neden mi gülüyorum yanılgınıza güldüm. ne önemi var. ben neyi biliyorum ki? e hadi bakalım sizin dediğiniz gibi olsun. alın pulu şallarınızı omuzlarınıza, postallarınızı ayaklarınıza da sıkılmayın.yasınızı tutanlara da güleceğim. ve cenazenizde renk renk giyinip, flight of the conchords eşliğinde leblebi tozu çekeceğim.haklısınız ama siz de ben pasifist bile olamayacağım. o bilet sırasındaki çocuk olarak kalacak.

0 fındık kabuğu doldu:

Yorum Gönder